Doç. Çilingirova: Cilt kanseri giderek daha genç insanları etkiliyor
Mayıs, Dünya Sağlık Örgütü tarafından melanom – en agresif cilt kanseri türü – farkındalık ayı olarak ilan edildi. Bulgaristan’da her yıl yaklaşık 600 kişiye malign melanom teşhisi konduğu biliniyor. ABD’de her yıl 200.000 yeni vaka kaydedilmekte ve 8.000’den fazla ölüm vakası görülmektedir. AB’de ise her yıl 100.000’den fazla kişi bu korkunç teşhisi almakta ve bu hastalıkla ilişkili ölüm vakaları 15.000’in üzerindedir. Dünya genelinde, ülkemiz de dahil olmak üzere, her yıl %3-5 oranında artış gösteren endişe verici bir eğilim gözlemlenmektedir.
Röportaj: Doç. Dr. Natalia Chilingirova, Pleven “Kalp ve Beyin” Kapsamlı Onkoloji Merkezi Başkanı
– Doç. Çilingirova, hastalığın gençleşmesi gözlemleniyor mu ve son yıllarda yaş gruplarına göre ne gibi eğilimler gözlemleniyor?
– Evet, ne yazık ki son yıllarda melanomun “gençleşmesi” konusunda endişe verici bir eğilim gözlemliyoruz. Genç insanlar, 30 yaşın altındakiler de dahil olmak üzere, giderek daha sık teşhis ediliyor. Bunun temel nedeni, çocukluk çağında aşırı güneşe maruz kalma ve solaryum kullanımıdır. Geçmişte melanom, 50-60 yaşın üzerindeki kişilerde tipik bir hastalıktı, ancak artık durum böyle değil. Güncel epidemiyolojik veriler, gençler arasında vakaların arttığını göstermektedir. Bu nedenle düzenli profilaktik muayeneler çok önemlidir ve güneş koruyucu faktör olmadan aşırı güneşe maruz kalmaya hafife alınmamalıdır.
– Bu bağlamda risk faktörleri nelerdir?
– Ana risk faktörü, güneşten ve solaryum gibi yapay kaynaklardan gelen ultraviyole (UV) radyasyona aşırı ve korumasız maruz kalmaktır. Diğer risk faktörleri arasında açık ten rengi, çok sayıda ben (özellikle tipik olmayanlar), ailede melanom öyküsü ve çocuklukta şiddetli güneş yanığı öyküsü sayılabilir. Genetik yatkınlık da, küçük bir yüzdeyle de olsa, rol oynar.
– Belirtileri nelerdir ve ne zaman ortaya çıkar?
– Melanom genellikle mevcut bir benin değişmesi veya ciltte yeni, tipik olmayan bir lezyonun ortaya çıkmasıyla başlar. Benin renginde, şeklinde, boyutunda veya konturunda herhangi bir değişiklik bizi alarma geçirmelidir. Kaşıntı, kanama, iltihaplanma veya asimetri de uyarıcı belirtilerdir. Bu nedenle düzenli kendi kendine muayene ve onkodermatolog tarafından yapılan önleyici muayeneler önemlidir. İleri evrelerde semptomlar genellikle vücutta metastazların etkilediği organ ve sistemlerle ilişkilidir.
– Melanom en sık hangi cilt bölgesinde görülür?
– Erkeklerde en sık sırtta, kadınlarda ise bacakların alt kısmında görülür. Ancak pratikte melanom her yerde ortaya çıkabilir – kafa derisi, tırnaklar, mukoza zarları ve hatta gözde bile. İşte bu “öngörülemezlik” özelliği, bu hastalığı uzmanlar için bu kadar zorlu hale getiriyor.
– “Kalp ve Beyin” merkezinde melanomun tanı ve tedavisinde uygulanan multidisipliner yaklaşım nedir?
– Kapsamlı onkoloji merkezimizde, dermatologlar, onkologlar, patologlar, cerrahlar ve görüntüleme uzmanları gibi farklı uzmanlar arasında yakın işbirliği yapıyoruz. Bu, hızlı ve doğru tanı, zamanında tedavi planlaması ve hasta takibi sağlıyor. Kişiselleştirilmiş bir yaklaşım sağlıyor ve tüm modern tedavileri kullanıyoruz – hedefli ve immünoterapi dahil. Bu, başarılı tedavi şansını önemli ölçüde artırıyor. Hasta takibi de modern standartlara göre yapılıyor.
– Hastalık tedavi edilebilir mi ve ölümcül bir tanı olarak kabul edilmeli mi?
– Melanom kesinlikle ağır bir tanıdır, ancak otomatik olarak ölümcül olarak kabul edilmemelidir. Erken aşamada tespit edildiğinde, vakaların %90’ından fazlasında tamamen tedavi edilebilir. Sorun, genellikle geç ve ileri aşamada teşhis edilmesidir. Bu nedenle erken teşhis çok önemlidir. Daha önce de belirttiğimiz gibi, modern tıp gelişmektedir ve melanomla mücadelede hem cerrahi hem de ilaç tedavisi gibi güçlü modern silahlara sahiptir. Ayrıca, giderek daha yenilikçi tedaviler geliştirilmektedir.
– Önleme nedir?
– Bu hastalıkla mücadelede başarının anahtarı önlemlerdir. Bulgaristan ve Avrupa’da önleme ve erken teşhis için bir dizi girişim vardır ve ücretsiz cilt muayeneleri için yerel kampanyalar düzenlenmektedir. Ancak en önemli unsurlar, sağlık her şeyden önce kişisel sorumluluk olduğu için, risk faktörleri ve semptomlar hakkında eğitim ve düzenli dermatolojik muayeneler olmaya devam etmektedir. Güneş koruyucu ürünlerin kullanımı ve solaryumdan kaçınılması teşvik edilmelidir. “Kalp ve Beyin” olarak biz de önleyici kampanyalar yürütüyor ve hastalara kendi ciltlerini nasıl kontrol edeceklerini öğretiyoruz. Ancak ulusal bir önleme kampanyasının yürütülmesi, kurumlar üstü bir girişimdir ve her ülkenin kanserle mücadele ulusal planına bağlıdır.